Ağacından kopmuş küçük bir yaprak misali süzülüyor göklerde. Nereye gideceği ve nelerle karşılaşacağı hakkında hiçbir fikri yok. Ama korkmuyor, arkasında onu destekleyenler ve sırtında sonbahar rüzgarları olduğu sürece korkmasının bir anlamı yok. Rüzgarın onu götürdüğü yere kadar gidecek. Gördüğü şeylerle gelişecek. Eve geri döndüğünde aynı kişi olmayacak belki ama anlatacak birçok hikayesi ve tanıştığı birçok dostu olacak. İşte bu rüzgardaki yaprağın hikayesi.
26 Ağustos 2015 Çarşamba
Gitmeden Önceki Düşünceler
Kanada'ya okumak için bir sene gitme fikrini ilk duyduğumda "Cidden böyle bir şey oluyor mu?" diye düşünmüştüm. Bal gibi de oluyormuş. Bütün yaz oraya buraya koşturduktan ve binlerce evrak doldurduktan sonra bu kadar uğraşa nereye istersem giderim demeye başladım. İşin ilginç yanı tüm işlerim yoluna girdi. Hiçbir aksaklık çıkamadı çok şükür. Şimdi son olarak bilet işlemleriyle uğraşmak kaldı ve sonrasında umarım Kanada'ya gitmeyi başarabilirim. Gerçekten heyecanlı bir durumda olduğumu yazmama gerek yok sanırım. Her yeni mail geldiğinde ayrı bir heyecanlanıyorum. Ama annemin de dediği gibi deriiin bir nefes alıp her şeyi sıradan yapmaya başlayınca geriye bir şey kalmıyor yapılacak. Ama şunu da eklemeliyim ki yazın başında bana uzak bir macera gibi görünen şey şu an tam karşımda duruyor. Artık sanki hiç gitmeyecek sadece hep hazırlanacağım gibi bir hisse kapılmaya başlamıştım ama şu an her şey yavaş yavaş gerçek yüzünü göstermeye başladı ve bu da daha fazla heyecanlanmama neden oluyor. Ayrıca meraklıyım da. Neyle karşılaşacağım hakkında hiçbir fikrim yok. Ama ne olursa olsun bunu yapabilirim, yani sanırım. En kötüsü Kanada'dan kovulurum yani ne olacak:D
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)