28 Aralık 2015 Pazartesi

Uzuun Bir Hafta - A Looong Week

Tamam yazamadığımın farkındayım, ama gerçekten uzun bir hafta oldu bu:D. Tek sefer de yazıp kimseyi sıkmamaya karar verdiğim için olay olay anlatacağım.

İlk olarak pazartesi sabah erkenden kalkıp Mustafa, Lale ve Buketle buluştuk. Onları arabaya aldık ve Halifax'a doğru yola çıktık. Araba dediğim 7 koltuklu uzun olanlardan artık ne deniyor hiçbir fikrim yok. Ben en arkadaya geçtim, kafamı yastığa dayadım, kulaklığımı taktım ve uyudum. Üç buçuk saatlik bütün yol boyunca uyuduğum için bir yol hikayem yok:D Sizi bilmem ama uzun bir araba yolculuğunda (aslında herhangi bir yolculukta, uzun veya araba olması şart değil:D) en sevdiğim şey müzik dinleyerek uyumaktır. Bir insan nasıl müzik dinleyerek uyur veya uyurken müzikten ne anlar tarzı mantıklı sorulardan uzak duruyoruz.

İlk gittiğimiz yer Halifax'ın hemen dışındaki Peggy's Cove oldu. Bir tarihi varmış ama Colin anlatmadı bize, etrafta da yazı yoktu. Çok güzel bir yerdi ve manzara çok güzeldi. Sorun şu ki hava bulutluydu ve güneş yanlış taraftaydı dolayısıyla kıyıya vuran dalgaları çekemedim. Ama bekleyin saldırmayın hemen, fotoğraf çektim!





Buradan sonra da kalacağımız yere gittik. Kalacağımız yer kiralık bir ev gibiydi ama kiralayanı tanıdıkları için bizim kalmamıza hemen izin verdiler. Biraz dinlendikten sonra hemen en yakındaki Türk restoranına gittik. Evet kesinlikle her şey çok güzeldi. Burada yediğim onca şeyden sonra. Yüzümüzdeki ifadeleri görmeniz lazımdı:D. Hepimiz çok mutluyduk. Ne varsa hepsinden yedik, Colin'e de denettik hepsini.

Akşam da buz pateni yapmaya gittik. Herkes çok eğlendi ama benim için tam bir işkenceydi. Patenleri giymek, onlarla yürümek, sonra kaymaya çalışmak, beceremeyim yaşlıların kullaandığı yürütgeçlere benzer bir şeyle kaymayı denemek, ona tutunurken iki büklüm kalmak ve patenleri çıkartmak... Hepsi ayrı birer işkenceydi, buz pateni bana göre değilmiş:D.



Heyecaan:D




Hepimizin ilk yemeği:D
(sağdan sola Lale, Buket, ben, Mustafa ve Colin)






Tatlılara bayılmam ama benim bile canım çekti yani:D.


Sonraki gün sabah kahvaltıyı evde yapıp alışverişe gittik. Bir şey bulamamış olmama rağmen çıkmadan önce gözüme kestirdiğim bir mağazadan Metallica ve Pink Floyd t-shirtleri aldım mutluyum:D.

Öğle ve akşam yemeklerini de ayrı Türk restoranlarında yedik. Hepsinin ustalarıyla tanıştık sohbet ettik. Adam gibi bir çayın tadını çıkarttık. Sadece yemek için gitmiştim zaten ve pişman değilim:D.

Aynı gün bir de Go-Cart'a gittik ama hiç güzel değildi, çok küçüktü ve sürekli otomatik olarak hızını kesiyorlardı. Öyle ki ilk kim başlarsa onu geçme şansın yoktu neredeyse.

Çarşamba günü de erken kalkıp kahvaltımızı edip yola koyulduk. Ben yine uyudum tabii ki. Herkesi evine 2 civarı bıraktık ama Colin'in işleri nedeniyle ben eve 7-8 gibi geldim.

Sonuç olarak güzel bir geziydi. Bol bol yemek yedik:D.


A Loooong Week

I couldn't write much because it's been a long week for me. To start with, on Monday me, Colin, Mustafa, Lale and Buket got together and went to Halifax.

We took the big car and I slept through the whole trip xd. We first went to Peggy's Cove. Colin said it had a long history but we didn't see any signs about it so I don't know the history:D. The first photos above are from there. Sadly, the sun was in a wrong angle so I couldn't take as good photos as I wanted to.

Then we arrive to Halifax. We first went to our house that we would stay in and then went to a Turkish restaurant. The food was amazing and we all missed the Turkish food. It is much better than what we eat here:D. We preety much ordered everything. We met the cook and talked to him and the other Turkish crew. Then we went for ice skating. I figured that it is just a pain for me. I didn't like it but they had lots of fun.

Next day we had our breakfast at home and went to a shopping mall. I didn't find anything I want except a Metallica and a Pink Floyd t-shirt:D. After that we ate our lunch in another Turkish restaurant. We did the same, ordered everything and met everyone:D. Then we went for Go-Cart but it wasn't that good as they cut your speed very often. And in the and we ate dinner in a third Turkish restaurant:D. So we tried every restaurant and met lots of people.

On the third day, we came back. I really liked that trip as I ate lots of great food:D.


7 yorum:

  1. Ayşeeee bak oğlumuz fotoğraf çekmiş :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aahh, bak TR'de pek Internet bulamadigimdan, bulsam da pek zaman ayiramadigimdan manevi annelik görevimi nasil da ihmal etmisim Handan'cim:)) Hemen kisacik yazip cikayim bari durun:)

      Valla okuyunca biz yemis gibi olduk Metehan'cim (dimi Handan?):) Ne iyi olmuuuus. Ama "tatlilara bayilmam" deyince, yok bu cocuk hic bana cekmemis dedim:)))

      Yeni yilini kutluyorum bu arada (anneninkini kutlamistim whatsapptan)

      Sil
    2. Çok teşekkür ederim:) Tatlı konusunda tuhafımdır biraz.

      Sil
  2. afiyet olsun Metehan. Sonunda alıştığı tatlara kavuşmuşsun. Fazla yiyip depolasaydın:))))
    Çenebaz teyzen

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tesekkur ederim, aklimdan gecmedi degil:D

      Sil
    2. Çenebaz, paket yaptırıp eve de götür nasılsa eksi bilmem kaç derecede yolda bozulmaz dedim ama:)

      Sil